UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

BU YAZ SICAK OLACAK!

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

BU YAZ SICAK OLACAK!

ALİ EYÜBOĞLU – MİLLİYET

ÖZGECAN ASLAN FİLMİ BOSTON’DA BİTİRME TEZİ

Almanya, Rusya, İngiltere ve Türkiye’de genç yaşta erkek şiddetiyle öldürülen dört kadının dramını anlatacak ‘Faint Sound’ belgesel filminin çekim-leri bitti.

Ülkeleri, kültürleri farklı, ama kaderleri aynı dört kadının belgeseli aslında bir öğrenci filmi… İngiltere Boston Üniversitesi’nde okuyan Chris Surnames, bitirme tezi olan filmin Türkiye çekimlerini aslında 2015’te yaptı.

Berlin’de Türk sevgilisi tarafından öldürülen 19 yaşındaki Maria, Londra’da ruhsal sorunları olan bir gencin katlettiği Palmira Silva, 20 yılda Rusya’da 10 kişiyi öldürdüğü ortaya çıkan ‘Karındeşen Nine’nin kurbanlarından Rus Silva ve evine gitmek için bindiği minibüste tecavüze uğradıktan sonra hunharca katledilen Mersinli Özgecan Aslan’ı ‘Faint Sound’da buluşturmayı amaçlayan öğrenci, iki yıl sonra çekimler için tekrar Türkiye’ye geldi.

Chris Surnames’in, Özgecan Aslan’ın ailesinden izin alarak 2015’te yaptığı çekimler, parasızlık yüzünden istediği gibi olmayınca, bu kez sponsor bulup geldi.

Üniversiteyi bitirme tezinin yanı sıra uluslararası belgesel festivalleri için çekmeyi planladığı film için iki yıl sonra istediği seti kurup, arzuladığı oyuncu kadrosunu oluşturan genç yönetmen, ilk çekimde olduğu gibi ikinci çekimde de Özgecan Aslan’ı canlandırma görevini, reklamların yanı sıra Şerif Gören’in son filmi ‘Ay Büyürken Uyuyamam’da oynattığı Özel Ata Koleji ikinci sınıf öğrencisi Maral Büyüksaraç’a verdi.

‘Faint Sound’ belgesel filminde, Özgecan’ın babası Mehmet Aslan’ı erkan can, anne Songül Aslan’ı ise, Aslı Öngören oynadı. Türkiye çekimleri hafta içinde biten filmin müziklerini Fahir Atakoğlu üstlendi.

AZİZ SANCAR BELGESELİNİ NEDEN KİMSE YAYINLAMAZ?

1997’den bu yana Amerika’da yaşayan Kuzey Karolina Üniversitesi öğretim görevlisi Aziz Sancar, Nobel Kimya Ödülü’nü kazandığında hepimiz çok sevindik.

O günden bu yana hakkında çıkan haberlere ve sosyal medyada yazılanlara bakın, hepsi bu yönde…

Aynı Aziz Sancar için Nebil Özgentürk, bir belgesel hazırladı.

Sancar’ın konuşmacı olarak gittiği her yerde kürsüye çıkmadan önce barkovizyonda gösterilen bir belgesel bu…

Belgeseli izlemedim, Özgentürk’ün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamadan öğrendim bunu.

İşte belgeselcinin Türkiye’nin bir başka yüzünü ve de çıplak gerçeğini gözler önüne seren o açıklaması:

“Prof. Aziz Sancar’ın belgeselini yapmış olmanın gururunu yaşıyorum. Saatler süren sohbetimizden bölümler içeren, samimi duygu ve satırlarımızı eklediğimiz ‘Aziz Sancar belgeselimizin başlığı neydi biliyor musunuz?

‘Nobel’e uzanan yolculuk: Bilimin sonsuz ışığında Aziz Sancar.’ Belgeselimiz, Sancar’ın ABD’deki konferans ve toplantıları öncesi salon barkovizyonlarında İngilizce gösteriliyor. Bizde mi?

Belki şehire bir ekran gelirse ve güzel bir orman olursa yurdumuzda da gösterilecek.”

Onca televizyon kanalının olduğu Türkiye’de bugüne kadar Nebil Özgentürk’ün hazırladığı Aziz Sancar belgeselini alıp, yayınlayacak bir televizyoncunun çıkmaması garip, ama gerçek. 

BİR TÜRKİYE KLASİĞİ!

Asırlarca birçok medeniyete ev sahipliği yapan topraklarda yaşadığımız için olsa gerek, her yönüyle zengin ve ilginç bir ülkedeyiz.

Elmayla armut mukayese edilir mi? Edilmez, ama onu bile yapıyoruz.

Boş yere havanda su dövmekte, keser gibi, hep kendimize yontmakta üzerimize yok.

Bardağın ya boş tarafına bakıyoruz ya da dolu kısmına…

“Yarısı boş, yarısı dolu” yerine, “Yarısı boş” veya “Yarısı dolu” demeyi seçiyoruz.

Üzerinde yaşadığımız toprakların bile kıymetini bilmiyoruz.

Üniversitesiz ilimiz kalmadı, ama 80 milyonluk ülkenin topraklarından çıkan bin 500 yıllık mozaiğin üzerindeki yazıları okuyabilen uzmanımız yok.

Onlarca üniversitenin, arkeoloji bölümünün olduğu bir ülkede, erken Roma dönemi yazılarını okuyabilen çıkmayınca, Yunan arkeologlar çözdüler yazıların sırrını.

Bilim ve klasik kültür adına her fırsatta popüler kültüre ve de yıldızlarına laf edenlerden biri de çıkıp, “Akademik bir ayıptır bu” demedi.


SİNA KOLOĞLU - MİLLİYET


BU YAZ İZLENİR

Kalp Atışı’nda oynayan Öykü Karayel için ev ahalisi, “Bu kız hep aynı bakıyor. ‘Kuzey Güney’de de aynı şekilde oynadı. Hep soğuk ve mutsuz bir hali var” dedi. Ama gitmiş işte bu dizide, sadece dövüş olmamış. Devam edecekse, öğrenmesi şart. Gökhan Alkan’ın ameliyata elinin yatkın olduğu, bayılan hamile kadına yaptığı ilk müdahaleden anlaşılıyor. Rolüne uymuş. ‘Kalp Atışı’ şimdilik merak uyandıran karakterleriyle, ‘yazın izlenebilecek dizi’ olmaya aday. Ben ara ara bakarım.

Sıcaktan öleceksiniz!

Haber bültenleri, “Daha da sıcak olacak” ve “39 dereceye çıkacak” diyerek izleyeni psikolojik olarak bozuyor.  Sıcaklığın mevsim normallerinin  üzerine çıkması var, bir de anormal anlatımla millete kafayı yedirmek.  Aynen bunu yapıyorlar, reyting uğruna!

Nihayet Galatasaray

Ev ahalisi, “Bir dizide Galatasaray bayrağını gördük, şükür” dedi. ‘Şevkat Yerimdar’da Selo çay ocağında.Şevkat Yerimdar Beşiktaşlı. Zaten dizilerimizin oyuncu, yönetmen

ve yapımcı katında Beşiktaş çoğunlukta. Sonra Fenerbahçe gelir. Böyle bir izlenim edinmişim.

Transferler kimden izleniyor?

Yaz dönemi futbol programlarının gözdesi, transfer haberleri. Mücadele, kimin daha geniş, kiminse daha ayrıntılı veriyor olması üzerine... TNS verilerine göre sıralama şöyle: ‘Transfer Günlüğü’ (Ersin Düzen-TRT Spor), ‘Transfer Raporu’ (Aykut İnce-A Spor) ve ‘Transfer Günlüğü’ (Nebil Evren-NTV Spor). Zaman zaman her üç programı da takip ediyorum. Sıralamayı merak ediyordum, böyle bir bilgi geldi.

TRT Çocuk’ta, sıralamaya girmeyen yok!

Dikkatimi çekti, TRT Çocuk çizgi film ve programlarının neredeyse tümü reyting sıralamasına giriyor. Geçtiğimiz perşembe baktım, 31’inci sıradan başlıyor TRT Çocuk ‘İstanbul Muhafızları’. Kanalın tam 21 programı, bu aralıkta sıralamada. 69 programın 21’i TRT Çocuk. Bu aralığa çocuk kanallarından sadece Disney Channel’ın iki çizgi filmi girmiş. Özetle, çocukların gözdesi TRT Çocuk. 

KARE DONUNCA

Ne anlatmak istediler?

Malum havalar çok sıcak, boğulanların sayısı da artıyor. TRT, haberleri

bu görüntü eşliğinde veriyor.  İzleyeni merak ettiriyor doğrusu.


MESUT YAR – POSTA

BU YAZ SICAK OLACAK!

Vallahi gülümsüyorum ama Ziyagil Ailesi resmen bu yaza damgasını vuruyor...

Hani daha bir yıl öncesine kadar “Doktorlar dizisinin tekrarları başladıysa yaz geldi demektir” diye söylenirdik ya...

Şimdilerde “Aşk-ı Memnu yedinci tekrar turunu bitirdi sekizinciye başladı” diyerek anıyoruz mevsim geçişlerini...

Hatta üst üste üç gün aynı bölüm tekrar oynayınca “bu yaz çok sıcak olacak” diye ekliyoruz üstüne...

RÜYALARDAKİ AŞK

Rüya dizisinin (Show TV) tanıtımıyla ilgili yazım üzerine tam bir televizyon kurdu olan kardeşim Ayten Teksoy bir not düşmüş...

“Bana göre” diyor, “bu tanıtım 2013’te yayınlanan Aşk isimli dizinin tanıtımıyla aynı”. Bu türden benzerlikler olabiliyor tabii...Ama işin ilginç bir başka tarafı da var. Aşk ile Rüya aynı yapım şirketinin elinden sadece 4 yıl farkla çıkan iki iş...

Bu durumda Rüya’ya bol reyting temennisinde bulunmamız şart oldu. Aşk’ı

MALZEME SIKINTISI YOK

Fahriye Evcen ile Burak Özçivit dünya evine girdi. İkisi de sıklıkla buradan oyunculuklarına selam çaktığımız arkadaşlardır. Dünya evleri ferah olsun...

O değil de zamanlaması harika oldu düğünün. Magazin bültenleri günlüğe filan bağlamış ve sürekli bayram konserleri tadında devam ederken büyük malzeme çıkardı bu hayırlı iş... Gölgede kalan birkaç gelişme de önümüzdeki günlerde malzeme olur artık. Mesela Alişan’ın nişan mutluluğu, Murat Boz ile Aslı Enver’in tekrar bir araya gelmesi gibi...

Bir de temennimizi not düşelim. Beyaz TV’de başlayacak olan Beyaz Magazin isimli günlük programda Ali Eyüboğlu’nu izlemek zevkli olacak. Bahtı açık olsun!

İKİ ADET ÇİÇEK GİBİ İŞ!

Gerçekten serinlemek ve kafanızı dağıtmak mı istiyorsunuz? Ha, bir de bunu ekran karşısında yapmayı filan geçiriyorsanız aklınızdan; alın size iki güzel şey...

İlki, yaklaşık 4 sezondur Teve2 ekranında çiçek gibi yayınlanan Çok Gezenti. Burak Akkul ve sevgili eşi Seda, her bölümde bavullarına bizi de koymuş kadar samimi bir şekilde turluyorlar yakın ya da uzak coğrafyaları...

Bir çiçek gibi iş de Para Bende. O da tv8 ekranında keyifli bir izlenceye dönüşüyor. Parası bol olan takım kendini bozmadıkça tabii. İyi seyirler!

ATEŞ BÖCEĞİM MİSİN?

Haftanın işi bana göre Ateşböceği (Star TV) isimli dizidir. Uzun zamandan beri ilk bölümüyle listeye kafadan giren bir dizi yoktu ortalıkta...

Ha, tabii yaz dizisi öyle içi sarma gibi dolu bir şeyler beklemiyorduk elbette. Ama ilk bölümden kanalı kurtaran bir sonuca ulaşması ufkunun da açık olduğunun bir ipucu...

Bu arada oyunculuktaki kariyerini adımlarını takip ederek yakından izlediğim Seçkin Özdemir biraderimin de Ateşböceği ışığıyla üstündeki şanssızlık sisini dağıttığını eklemeliyim buraya...

Eh ille de bir eleştiri notu düşeceksek de, ilk bölüm bana bir hayli “Dayan Yüreğim” dizisini hatırlattı demem gerekiyor!

HABERCİ HABERE GERİ DÖNDÜ

TV habercisi Ömür Varol bir süre önce Beyaz TV’de yayınlanan magazin programının yorumculuğundan ayrılmıştı. Biraz da olaylı bir ayrılık hikayesi oldu bu...

Ama belli ki suların dalgası dağılmış. Ömür bundan böyle aynı kanalda sabah haberlerini hazırlayıp sunacak haftanın beş günü. Daha az düşman edinecek yani...

Haberciliği eğlenceli bir dostumuzdur, başarı dileklerimizi iliştirelim şuraya!

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERTV YAZARLARI