İşte usta gazeteci Ali Eyüboğlu’nun o açıklamaları;
“Gecen hafta Demet Akalın’ın evine gelen haciz olayını ele aldık. Çıkan haberler üzerine konuştuk. Ben dedim ki “Ev kimin üzerine?” Ev Demet Akalın’ın üzerine… Hukuksuzluklardan birisi de taraflar arasında yıllardır süren bir itilaf var.. Demet Akalın’la alakası yok. Okan Kurt’un ve Demet Akalın’ın avukatıyla konuştuk.
Demet Akalın’la ilgili kısa bir bölüm var Berkay’ın evine gitmiş Demet Akalın altınların olduğu fotoğraf var bu 15 bin liralık altın en yakın arkadaşına, az bile aldı denmiş. Bu sosyal medyanın paylaşım nispatizm’dir. Demet Akalın bağlandı… Demet Akalın’a hiç bir aşağılama falan olmadı. Demet Akalın’a toz kondurmamak için elimden geleni yaparım.
Demet Akalın’ı 1 numaraya yazdım. Programın öncesini izlemeden dolduruşa gelmiş… Demet Akalın programa çıktı avazı çıktığı kadar bağırmaya başladı. Konuyla alakası olmayan şeyler söyledi. Bana ait olmayan borç yüzünden eşyalarımı elliyorlar dedi. Normal şartlarda Demet Akalın bir kaç ay otelde kalacak paraya sahip. Avukat çekmeceleri falan karıştırmış Demet Akalın evden soğumuş.
Bizim programda hiç bir aşağılama falan olmadı. Öncesinde magazincilere kızmış, avukata Berkay’a falan bizden kızmış. Biz kırmak dökmek için değil üzüm yemek için ordayız. Esin Övet’in yazdıkları beni çıldırttı. Bana magazin dersi verecek son insandır. Seviyesiz bir telefon konuşması geçti. Çünkü kendisi Beyaz TV’den kovuldu. Çoğu konuları pas geçiyorum, yapımcıyla ters düşüyorum bazı zamanlar. Şuan yapılan algı operasyonu… Demet Akalın sinirden beni dinlemedi bile… Ben onlardan, onlar benden neden korksun. Ben nedenini ortaya çıkartacağım, Esin Övet görecek… Geçen ay ben bir film setine gittim, Esin Övet, ben, Ayşe Özyılmazel beraber fotoğraf paylaştım. Beni görünce “abi” derler. Birden düşman oldum… Sosyal medya hep yanımdaydı, hiç bir ünlünün yemeğini yemem, haram ediyorlar sonra… İbrahim Tatlıses’in gazeteciye yaptığını unutamam bana ders oldu.
Sen magazin eleştirecek kişi misin?.. İnsanlar Esin Övet’in fantastik pavlaşımlarını dinlıyor… Esin Övet, magazin gazeteciliği dersi bana veremez… Bir olayı taraflarıyla konuşmadan yazmıyorum. Benim tek zaafım sinirliyim, başka zaafımı yakalayamazlar. Yüreği yetiyorsa gelsin UçanKuş’un, Canlı Masa’sında konuşalım, cevaplayalım… Ben kendime güveniyorum. İstediği gün gelsin oradan birimizden birimizin yaralı çıkmaması mümkün değil… Ben kimsenin geçmişini masaya yatırmıyorum. Ben çamaşır gazeteciliği yapmıyorum, yapanlara deterjan tavsiye ediyorum.”
