Anadolu Adliyesi Başsavcısı İsmail Uçar, büyük yankı uyandıran şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da yargı içindeki kirlenmeden çok rahatsız olduğu, hatta ayrıca bu konuda MİT’i de görevlendirdiği ortaya çıktı! Raporunda enteresan bir konu vardı!
Raporda genellikle, rüşvetle çok kısa sürede cezaevinden çıkartılan kişilerden söz edilirken, sadece bir kişinin ise özellikle tutuklu tutulması istenmişti.
Raporda, Çağlayan’da mahkemenin Can Tanrıyar’ı serbest bırakma durumuna karşın Anadolu Adliyesi tarafından, “Dosyayı gönderin biz burada hallederiz, tutuklu kalır” dediği dosyaya girdi.
Sonrasında dosya hakikaten de Anadolu Adliyesi’ne gönderildi.
Konunun hep Anadolu Adliyesi’nce yapılan, “Gönderin hallederiz” tarafı masaya yatırıldı.
Peki madalyonun öbür yüzü!
Yani, “kim” bu talepte bulunmuştu?
Aslında irdelenmesi gereken soru bu!
Bu istek artık özgüven patlaması!
Adalet sistemine sıkılan bir kurşun!
Buna cesaret edebilen, kim bilir daha neler yapmıştır?
Bugünkü haberlere bakarsak… Cumhurbaşkanı’nın çok kızdığı ÜST DÜZEY YETKİLİ aynı kişi olabilir mi?
Bize gelen istihbarata göre; o ÜST DÜZEYDEN bu tutukluluğu ünlü bir “avukat” istemiş.
Avukattan da finansörü mü diyelim, sponsoru mu diyelim ya da kendi parasını emanet ettiği kişi mi diyelim bilmiyoruz ama bir iş insanı istemiş.
Bir de pazarlık yapılmış! Her ne olursa olsun, 1 sene yatsın!..
Bu 1 yıl lafını da iş insanının damadı-oğlu heyecanla, arkadaşlarına anlatıyormuş!..
Öyle ya da böyle Can Tanrıyar’ın cezaevinde süresi, HİÇ YARGILANMADAN 7 AYI buldu!..
Bu genç çocuklar, Can Tanrıyar’ın çocuklarına, “Baban boşuna itiraz falan etmesin. 1 sene yatacak! Aklı başına anca gelir” diye haber gönderiyorlarmış!
Doğru valla 1 seneye doğru gidiyor!..
Ama atladıkları çok önemli bir nokta var! Can Tanrıyar, Silivri’de çökmedi tam tersi dersini çok iyi çalıştı, hukuk kitapları okudu ve yine hukuk yoluyla çok kötü verecek cevabını… Çünkü delil-belge her şeye sahip… Ayrıca onu hiç yalnız bırakmayan GERÇEK BİR AİLESİ var.
