UÇANKUŞ İHBAR HATTI: Whatsapp Telefon: 0 532 472 88 88 E-Posta: haber@ucankus.net Haber Merkezi: 0212 283 54 54

VATAN ŞAŞMAZ CİNAYETİNDE GERÇEKLER BİRBİRİNE KARIŞTI!

TV yazarları bugünkü köşelerinde yine oldukça önemli ve dikkat çeken konulara değinmişler. İşte sizin için derlediğimiz yazılar…

VATAN ŞAŞMAZ CİNAYETİNDE GERÇEKLER BİRBİRİNE KARIŞTI!

ALİ EYÜBOĞLU-Milliyet

KİLİT İSİM KONUŞTU VE İŞ ARAPSAÇINA DÖNDÜ

Gittiğim her yerde tanıyanlar Filiz Aker’in Vatan Şaşmaz’ı neden öldürüp, intihar ettiğini soruyor.

“Filiz Aker, Vatan Şaşmaz’ı, aşkına karşılık vermediği için mi yoksa para için mi öldürdü?”

Açık kaynaklardan edindiğim bilgilerle herkes gibi benim de bir kanaatim var, ama doğru da olmayabilir bu...

Çünkü polis, Şaşmaz’la Aker’in cep telefonlarının şifresini çözüp, ikili arasındaki görüşmelere ve mesajlara ulaşamadı.

Şaşmaz’la Aker arasında iddia edildiği gibi yüklü miktarda para alışverişi olup – olmadığı da ortaya çıkmadı. Mali polis henüz bitirmedi çalışmasını...

Şimdiye kadar söylenenler ve yazılanlara göre bu olayı aydınlığa kavuşturacak kilit isim, bankacı sevgilisiyle Filiz Aker’in birkaç milyon dolarını batırmakla suçlanan Sevilay Öztürk’tü.

Yakınlarının söylediğine göre Aker’in öldürecek kadar kızgın olduğu eski arkadaşını şimdiye kadar polisin bulup, ifadesine başvurması gerekirken Öztürk, Ayşe Arman’a konuştu. Söyleşinin özeti şu:

“Ben masum, hatta mağdurum... Maddi ve manevi olarak biten Filiz Aker, büyük final istedi. Vatan’ı kendine kurban seçti.”

Gerçeklerle çelişkilerin birbirine karıştığı açıklamalar olayı aydınlatmak yerine daha da bir arapsaçına çevirdi.

O yüzden gerçeğin ortaya çıkması için polisin araştırmasını tamamlaması, savcının soruşturmasını bitirmesi daha da bir elzem oldu.

BELEDİYELER HALKA, TOPLU SPOR YAPTIRSA

Her ilde üniversite ve beden eğitimi bölümü, ortaokul ve liselerde beden eğitimi öğretmenliği yapanlar kadar, atanmayı bekleyen mezunlar var...

Birçok belediyenin yaptırdığı yürüyüş yolları, üstünde isteyenin kullanabileceği spor aletleriyle dolu.

Gittiği her yerde yürüyüş yapmaya özen gösteren biri olarak, belediyelerin bu hizmetlerinden az da olsa yararlananları görüyorum.

Türkiye’nin sorunlarından biri ne?

Yanlış beslenme ve sporsuz hayatın getirdiği obezite...

Arefe ve bayramın ilk günü Hakkari’deydim. Ardından tatil için Çeşme’ye geçtim. Çeşme Ilıca’da sabah ve akşam yürüyüşlerini birlikte yaptığım KTÜ Öğretim Üyelerinden beyin cerrahı Prof. Dr. Haydar Usul, insanları obeziteden, devleti de ciddi bir masraftan kurtaracak bir formül önerdi:

“Un, şeker, su hazır, maharet helvayı yapıp, kavurmakta... Valilikler, belediyeler çok rahat yapabilir bunu... Görevlendirilecek beden eğitimi öğretmenleri, her gün sabah ve akşam belirli saatlerde insanlara topluca yürüyüş ve egzersiz yaptırabilir. Bu yolla obezitenin önüne geçilir. Böylece eklem ağrıları, mide ve bağırsak sistemi bozukluğunun yanı sıra pisişik bozukluklardan (hayattan zevk almama, bunalım vs) kurtulabilir insanlar. Toplumsal barışa ve insanların sosyalleşmesini de katkı sağlar bu... Ayrıca obezite, eklem ağrıları, mide ve bağırsak sistemi bozukluklarının tedavisi için ilaç, röntgen – film gibi masraflar da ortadan kalkar. Açık alanlardaki spor aletlerinin yanlış kullanımından kaynaklanan rahatsızlıklar da önlenmiş olur.”

GÜNÜN SÖZÜ

“Yanıltmasın seni ‘melek bakışlar’, çünkü bazılarını şeytan bile ayakta alkışlar.”

 

SİNA KOLOĞLU-Milliyet

 ‘DÜNYA GÜZELLERİM’ NE OLACAK ?

Show TV’nin her bölüm sonrası olay olan, RTÜK’ün “Bitirin artık” dediği ‘Dünya Güzellerim’e ne olacak? Program, 20 Eylül’de bitecek. 13 bölümü çekilmişti. İkinci sezonda devam edecek mi? “Kesin bir şey yok. Olursa yine yaz dönemi olacak. Prodüksiyon çok büyük bir iş, tekrar bu ekiple olur mu, kesin bir şey yok” bilgisini aldım. Programın yönetmeni Mustafa Kotan’ın yeni bir proje için çalışmalara başladığını duydum.

Kimi, “Bülent Ersoy karizmayı çizdirdi” diye konuştu, kimi de “Ne rezil bir program” dedi. Bir şekilde izlendi. Mesela ev ahalisi her hafta biraz izlemeden başka kanala geçmedi.

Yeni dekoruyla sezona giriyor

‘Kim Milyoner Olmak İster’ sezona Yarışmacı Çağdaş İrfan Yıldırım’ın

1 Milyon TL’lik sorusuyla başlıyor. Bazı değişiklikler var. Altı sezondur aynı

stüdyodan yayınlanan yarışma, farklı bir tasarımla seyircinin karşısına çıkacak. Yayın tarihi henüz netleşmedi. Söylenen, bu ayın 20’sinden sonra ekranda olacağı. Yarışmacı yakınları ve hikayeleri ön plana çıkıyor. Yarışmacılar kadar yakınlarının da ilginç hikayelerinin olması gerekiyor anlaşılan. Bizde hikaye eşittir gözyaşı oluyor. ‘Kim Milyoner Olmak İster’ de bu kafileye dahil olacak mı, göreceğiz.

Ukrayna rejisi dağıttı

Ukrayna-Türkiye maçında, Ukrayna rejisi özellikle son dakikalar iyice dağıttı. Tekrar

pozisyonlardan, tribünleri göstermekten maçın gidişatını unuttu. Mesela 80’inci dakikada, kamera önce Emre Mor’u gösterdi, gözleri yaşlı. Oradan tribünlere geçti. Yetmedi, Ukrayna yedek kulübesini gösterdi. O sırada maç oynanıyor. Psikolojik olarak “Maç bitti kardeşim. Ben işin gırgırına bakarım” havalarındaydılar.

Milli takımı izliyor muyuz?

Ukrayna-Türkiye maçının izlenme oranları; totalde yüzde 9.71, AB’de yüzde 8.88... Bugüne kadar oynadığımız karşılaşmaların izlenme ortalaması total izleyicide yüzde

11 civarında, AB’de ise yüzde12’ye yakın. En çok izlenen maç, Konya’da oynadığımız Türkiye-Ukrayna maçı olmuş; total 13.7, AB 14.51. Yüzde 15’lerin üzerini İzlanda-Türkiye maçında AB yüzde 16.06’yla görmüş.

2016 Avrupa Şampiyonası eleme maçlarının izlenme oranlarına baktım. Kazakistan-Türkiye maçı izlenmemiş. (Ortalama yüzde 5) Onun dışında total ortalama, yüzde 12 AB ortalama ise, yüzde 15’i yakalıyor. Peki neden bu düşüş? Ya maç bayrama denk geldi, ya kanal maçlar için ilgi alanı değil, (TRT’de yayınlansaydı daha yüksek olabilir miydi?) ya da imajı yıpranmış bir milli takımı vatandaş izlemek istemiyor. Reytingler de takıma inanmıyor.

 

OYA DOĞAN-Vatan

Erkan Petekkaya’yı neden izliyoruz?

Ekranda 19 yıldır jön oynayan ve rol aldığı her diziyle reytinglerde hatırı sayılır rakamlara ulaşan bir oyuncu var. Erkan Petekkaya’dan bahsediyorum. 1998 yılında Güzel Günler’le hayatımıza giren ama Aynalı Tahir’le jönlüğe terfi eden ekranın delikanlılığın kitabını yazan adamı... Aslında ekranda raconun nasıl kesildiğini ilk oynayan adamı demek daha doğru olur. Daha sonra kariyerinde komedi, melodram ve suç türlerinde oynamayı seçti. Serseri’de gerçekten komikti, Köpek’te ise dönemin suç türünün iyi örneklerinden birini sergiledi. Fakat daha sonra holding patronu rolleri üzerine yapıştı. Kadınlar onu zengin ve güçlü izlemeyi seviyordu. Fakat Erkan Petekkaya bu, olduğu yerde aynı durmayı sevmezdi. Ekranların iyi adamıyken Öyle Bir Geçer Zaman ki’de öyle bir Ali Kaptan yarattı ki, tüm Türkiye’yi kendisinden nefret ettirmeyi başardı. Aldığı büyük riskti. Bir sezon boyunca nefret ettiğimiz Ali Kaptan’ı ikinci sezonunda farklı bir adam olarak karşımıza çıkardı. Bu defa da ona acımaya başladık. Benim için Türk televizyon tarihinin unutulmaz karakterinden biriydi Ali Kaptan. Petekkaya daha sonra Dila Hanım’la radarımıza girdi. Son olarak üç sezon boyunca Paramparça’da Cihan Gürpınar’ı canlandırdı. Bana göre Cihan yılın babasıydı. Kızı Cansu’yla arasındaki ilişki her çocuğu kıskandıracak cinstendi. Dizi uzayınca melodramın her klişesine düştü. Cihan Gürpınar başka yollara saptı.

İstihbarat ajanını oynuyor

Erkan Petekkaya’nın seyirci gözünde her zaman yüksek kredisi vardır. Bunun pek çok nedeni var. Bugüne kadar çeşitliliği denemesi seyirciye güven veriyor. Petekkaya’yı izlerse iyi bir dizi olacağına inanan çok ciddi bir kadın kitlesi var. Yaş olarak avantajı var. 35 yaş üstü kadınların neredeyse tamamı Erkan Petekkaya’yı tanıyor, seviyor, beğeniyor. Petekkaya’yı kendi yaşına yakın bulduğu için hayal edebiliyor. Oyunculuğu seviliyor. Annemle yaşadığım bir diyalog vardı. “Neden Erkan Petekkaya’yı izliyorsun?” diye sorduğumda “Muş gibi yapanı izleyeceğime gerçekten yapanı izlerim” demişti. Buraya kadar her şey iyi ama gelelim bu yazının yazılma sebebine... Erkan Petekkaya yine olduğu yerde duramadı ve yıllar sonra rotasını yeniden değiştirdi. Bu defa bir suç türüyle karşımıza gelmeye hazırlanıyor. Dizinin adı Kayıt Dışı. Karga Seven Pictures yapımcılığında çekilen diziyi Cevdet Mercan yönetiyor. Şahin Altuğ ve Caner Güler’in senaryosunu kaleme aldığı dizi; bu ay Fox TV’de ekrana gelecek. Dizide; Songül Öden, Dolunay Soysert, Nur Sürer, Ali Düşenkalkar, Burak Yamantürk, İsmail Hacıoğlu, Tugay Mercan, Serdar Orçin, Kadim Yaşar ve Müge Boz rol alıyor. Petekkaya, uluslararası bağlantıları olan bir suç organizasyonunu çökertmekle görevlendirilmiş bir istihbarat ajanını oynuyor.

Dizinin günü çok önemli

Kısacası bugüne kadar elinde çok ciddi bir kadın izleyici bulunduran Erkan Petekkaya, bu defa erkekler dünyasına “Ben geldim” diyor. Yani yine büyük bir risk alıyor. Dizinin ilk tanıtımı oldukça etkili, Cevdet Mercan yine yapmış yapacağını... Şimdi mesele dizinin hangi günde ekrana geleceği... Çünkü Erkan Petekkaya ilk defa bir erkek işiyle ekrana gelecek. Oysa onun büyük bir kitlesini kadınlar oluşturuyor. O nedenle kadın izleyiciyi alabileceği ama erkek izleyicinin de yadırgamayacağı bir günde ekrana gelmeli. İşte o zaman bambaşka bir bütünlük yakalayacaktır. Kayıt Dışı biz gazetecilere çok kullanılan bir sözdür. Genellikle “Off the record” diyerek İngilizce’si kullanılır. Çok aşina olduğum bu sözü bu kez bir dizi olarak izlemeye çok hazırım. Bakalım, dizi bize kimsenin bilmediği hangi sırrı verecek ve “Kayıt Dışı” olacak?

 

Son Güncelleme: 3.05.2020 15:14:13
ETİKETLERKÖŞE YAZARLARI