Hükümet de aylarca seçimlerin zamanında yapılacağını söyledi ama şimdi Hükümet Sözcüsü Ömer Çelik de “Biraz öne alınabileceğini” itiraf etti! Çünkü Erdoğan’ın aday olabilmesi için başka çare yok. Yalnız öne alınan seçimin, erken seçim sayılmayacağını da söylüyorlar ama bu sözü anlamak imkansız! Çünkü vaktinden, yani 18 Haziran’dan önce yapılacak her seçim “erken seçim”, bunun da tartışması yok!
Ayrıca açıklamalarda, Meclis onay vermezse, bu erken seçim kararını Cumhurbaşkanı’nın da tek başına alabileceğini söylüyorlar. Bu da Anayasa’ya göre imkansız! Bu kararı ancak Meclis verebilir.
Peki ne olacak? Muhalefet yeni seçim kanunu yürürlüğe girmesin diye ancak 6 Nisan’dan önce olacak bir erken seçimi kabul edecek. Ak Parti, bunu kabul etmeyecek. Çıkmaz sokak yani! Erdoğan, muhalefetle bir ortak çözüm bulmak zorunda, yoksa “Ben yaptım, oldu” demesi tüm dünya ülkelerine karşı da Türkiye adına büyük sıkıntı yaratır. Yüksek Seçim Kurulu, halen bu konuda sessizliğini koruyor. Anayasa maddeleri bu kadar açıkken ne karar verecekleri de merakla bekleniyor.
Aslına bakarsanız, Anayasa 101’e göre her ne şekilde olursa olsun, üçüncü kez aday olmak da imkansız. Çünkü Anayasa’da yeni kanuna, eski kanuna diye ayrılmış bir Cumhurbaşkanı tanımı yok! Ama 116’ncı maddeye göre bir çıkış yolu var. O da Meclis’in erken seçim kararı alması… Ancak AKP ve MHP’nin oyları seçim kararı için yeterli değil, işbirliğine ihtiyaçları var.
Bu konu net! Ama laf olsun diye televizyonlarda günlerce konuşulur durur ama Anayasa Anayasa’dır.
Ancak ego’lar ağır basıyor. Muhalefet ve özellikle de de Kılıçdaroğlu, bu konuyu ısrarla es geçiyor, çünkü “Erdoğan’ı yenerek” iktidarı almayı kafaya koymuş! Ama doğru yapmıyor, çünkü Anayasa bir kere delinirse, hep delinir! Peki ya Erdoğan tarafı! Anayasa delinmeden belki çözüm bulabilirler ancak Ak Parti’de şu andaki en büyük hastalık, herkesin, her şeyi Erdoğan’dan beklemesi, “Erdoğan nasıl olsa halleder” zihniyeti!
